20. yüzyılın başlarında Fransız ihtilalinin getirdiği sömürgecilik anlayışı, aşırı silahlanma yarışları başlamıştı. Siyasi birliğini geç tamamlayan Almanya ve İtalya, Fransa ve İngiltere gibi büyük devletlerle yarışarak bu sömürgelerden hak elde etmek istiyordu. Bu inanılmaz derecede süren yarışın son damlası 28 Haziran 1914’te Avusturya- Macaristan Veliahdı Fransuva Ferdinand ve eşi Saraybosna’da bir Sırp milliyetçisi tarafından düzenlenen suikastta öldürülmesiyle beraber son noktaya ulaşır. 28 Temmuz 1914’te Avusturya- Macaristan’ın Sırbistan’a Savaş ilan etmesiyle her şey başlar..
Bu olaylar olup biterken Osmanlı Devleti’nde neler oluyordu?
Osmanlı Devleti’nin elinde olan toprak sınırları diğer büyük devletlerinin hayallerinin en önemli parçasıydı. Ancak Osmanlı Devleti’nin gücü onları korkutuyordu. Duraklama döneminden itibaren bu gücü koruyamayan Osmanlı Devleti, büyük devletlerin topraklarını almaları için zemin hazırlamıştı.
1699’da imzalanan Karlofça Antlaşması en ağır anlaşmalardan biriydi.
1774 ‘te imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması Rusya ile imzalanmış en ağır anlaşmaydı.
1938’de imzalanan Balta Limanı Antlaşması İngiltere ile imzalanmış gümrük antlaşmasıdır. Böylece Osmanlı, yarı Sömürge haline gelmiştir.
1854 yılında İngiltere’den alınan ilk dış borç ile Kırım Savaşı’nın giderlerini karşılamıştır. Daha sonra Fransa, İtalya gibi devletlerden de borç alınmıştır.
1877- 78 Osmanlı- Rus savaşında ise iyice zayıflayan Osmanlı topraklarını hızla kaybetmeye devam etmiştir ve bu kaybedişler II. Balkan Harbine kadar devam etmiştir.
Balkan Savaşları sırasında ise Doğu Trakya, Batı Trakya, Arnavutluk, Makedonya ve Ege Adalarını kaybettik…
I. Dünya Savaşı öncesinde Osmanlı Devleti'nin Müttefik Arayışları
Savaş yaklaştıkça Osmanlı Devleti de kendi tarafını belirlemek amacıyla Müttefik Arayışı içine girdi. Bunun için de birçok girişimde bulunsa da birçok devlet Osmanlıyı yanında istemiyordu. Savaşta destek değil yük olabileceğini düşünüyordu. Çünkü Osmanlı Devleti, artık Hasta Adam olarak anılıyordu "Alman General Hans Von Seeckt şu ifadeyi kullanmıştır: “Kadavra ile evlenilmez.”
"Sultan Osman" ve "Reşadiye" isimli iki adet dretnot tipi savaş gemisine, İngiltere'nin “1 Ağustos 1914" günü, saat 14.30'da el koyması savaşa girme sürecini hızlandırıyordu. Oysa bu gemilerin bedelinin önemli bir bölümü İngiltere'ye ödenmiş ve "Reşadiye" gemisi için ödenmesi gereken tutarın son taksiti de bir gün önce, yani 31 Temmuz 1914 ödenmişti. 2 Ağustos 1914 günü Almanya ile gizli bir antlaşma imzalandı.
Peki Almanya, Osmanlı güçsüz durumdayken neden onunla Müttefik oldu?
Almanya, konumu nedeniyle arada kalmış durumdaydı. Osmanlı Devleti’nin Halife gücünden faydalanmak ve kendi cephe sayısını arttırmak için Müttefik oldu. Halife gücü işe yaramasada, cephe sayısını arttırdığı için Almanya Kazançlıydı.
Goeben ve Breslau adındaki iki Alman gemisi Akdenizdeki Fransız limanlarını bombalayınca İngiliz ve Fransız gemileri bu iki geminin peşine düştü. Goeben ve Breslau 10 Ağustos 1914 günü Seddülbahir önlerinde demirlediler ve aynı gün boğazdan içeri alınarak İstanbul'a doğru hareket ettiler. Sonrasında Osmanlı Hükümeti, "80.000.000.- Mark" karşılığında bu gemileri satın aldığını açıkladı ve isimlerinin de "Yavuz Sultan Selim" ve "Midilli" olarak değiştirildiğini ilan etti. Gemilerin Alman mürettebatına fes giydirildi. Amiral Souchon Marmara’ da tatbikat yapamadıkları gerekçesiyle Karadeniz’ e tatbikat yapmak için çıktı. Orada Odessa, Sivastopol, Navorosisk gibi Rus limanlarını bombaladı. Osmanlıyı savaşa sürükledi. Bu saldırıya misilleme olarak 3 kasım 1914’de İngiliz ve Fransız donanması Giriş Tahkimatımızı ( Gelibolu’ da Sedülbahir, Ertuğrul; Anadolu Yakasında Orhaniye, Kumkale’yi bombardımana tuttu. Bombardımanın 17.dk’sında HMS Cornwalls zırhlısı tarafından atılan bir top mermisi Seddülbahir Kalesi’nin cephaneliğine isabet eder. İçinde bulunan 10 Ton Barut ve 360 ağır top mermisi infilak etti. Bunun sonucunda şehit olan asker sayımız 5 Subay ve 66 Er olmak üzere 71 Şehidimiz “İlk Şehitler” olarak anıldılar. Şehitlerimizin en büyük parçası yumruk büyüklüğünde olduğu bilinmektedir.
Grafik Tasarım – Medya İletişim
Yasemin Esen
Yorumlar
Kalan Karakter: