Bağımsızlık ve özgürlük benim karakterimdir' diyen, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a çıkışının 97’nci yıldönümünü, gururla, ama bir o kadar da buruk bir ruh haliyle karşılamış bulunuyoruz. Terör belası; hükümetin Açılım saçmalığı ile semirmiş, büyümüş ve teröristler kalleşçe, kahpece genç fidanlarımızı şehit etmeye devam etmiştir. İç ve dış politika iflas etmiş, düşmanlarımız çoğalmıştır. Etrafımız ateş çemberi olmuş, ne yazıktır ki, bizi idare edenler, bu duruma müdahale etmekten aciz hale gelmişlerdir. Türk Devleti, bu hain saldırıların üstesinden elbette gelecektir. Ancak, kararlı bir tutum sergilemek şarttır. Türk milletinin bağımsızlığını ve hayat haklarını gasp ve imha etmeye çalışan mihraklar için 19 Mayıs, hüsran ve mağlubiyetle bitecek sürecin ilk adımı ve ilk hareketidir. Samsun’dan yola çıkan milli mücadele kararlılığı; Amasya’da milletin azim ve kararını ilan etmiş, Erzurum’da vatanın bir bütün olduğunu ve parçalanamayacağını duyurmuş, Sivas’ta manda ve himayeyi reddederek Ankara’da Büyük Millet Meclisi’ni kurmuştur.
Hiç şüphesiz 19 Mayıs; zulme boyun eğmeyen, zalime diz çökmeyen, esarete ön iliklemeyen, teslimiyete prim vermeyen Türk milletinin ve sinesinden yetiştirdiği milliyetçi kahramanların eseri ve emanetidir.
Aynı zamanda bu kutlu tarih Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş, Türk milletinin de kurtuluş müjdesidir.19 Mayıs emperyalizmin zincirine, zindanına ve zulmetine karşı Hakk’ın, hidayetin, meşruiyetin, ahlakın, inancın ve mübarek bir direncin en kalıcı ve kesif cevabıdır. Hiçbir zaman tesir altında yaşamamış, bağımlı ve güdümlü halde de bulunmamış Türk milleti, kendi kaderine bizzat kendisi sahip çıkarak, destansı bir itiraz ve doğruluşla, yedi düvelin karşısına dikilmiştir.
Ne hazindir ki, bu hayranlık verici mücadele ruhunu sorgulamaya, silikleştirmeye ve sulandırmaya çalışanlar 97 yıl önceki işgalci heveslerle aynı kareye düştüklerini göremeyecek kadar gerçeklerden kopmuşlardır. Milli bayramları kutlama konusunda, sudan bahaneler üretmenin yanı sıra yapay nitelikli zorluk ve engel çıkaranlar, en başta Türk milletinin tarihi miraslarını önemsiz ve sıradan görecek kadar da ölçüyü kaçırdıklarını iyi bilmelidirler.
Her zaman köleliği reddeden, acizliği ve baskıyı kabullenmeyen aziz milletimizin 19 Mayıs’ın derin manasına ve mesajına sahip çıkarak, fitneyi ve bölünmeyi kılavuz olarak seçenlere fırsat tanımayacağına inanıyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak Kurtuluş Savaşımıza giden yolu açan ve o yolda kararlılıkla yürüyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile onun yol arkadaşlarını şükran anıyor, umudumuz olan gençlerimizin bayramını kutluyor, yurt içinde ve yurt dışındaki tüm vatandaşlarımıza sevgilerimi, saygılarımı sunuyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, milli mücadele döneminin tüm kahramanlarına ve aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, hepsini minnet ve şükranla yâd ediyorum.
Yorumlar
Kalan Karakter: